Günümüz Çocuklarının Beslenme Düzeni
Çocukların büyük bir kısmı çok fazla miktarda abur cubur yemektedir. En sağlıklı sofralar bile çeşit çeşit patates cipsleri ile doludur. Ayrıca, çocuklara ödül niyetine verilen sağlıksız yiyecekler de çoğumuzun sofrasında hazır bulunur. Kararlı bir anne ya da babanın bile, süpermarkette kendisinden (oyuncak hediyeli) çikolata ve bol şekerli müsli satın almasını isteyen çocuğuna karşı direnmesi oldukça zordur. Çocuğunuza istediği şekerlemeyi almak, tüm akşam dırdırı-nı çekmekten çok daha kolaydır. Ebeveynleri, çocuklarına boyun eğmeye iten şey cahillik ya da ilgisizlik değildir; anne ve babaları yanlış yolda gitmeye zorlayan şey yorgunluk ve bıkkınlıktır. Hayatları zaten hiç de kolay olmayan anne ve babalar için, çocuklarının yiyip içtikleri ile uğraşmak bile oldukça zordur.
Bu nedenle, aşırı işlenmiş ve besin değeri olmayan yiyeceklerden uzaklaşarak, çocuklarımıza hem şimdiki hem de ileriki yaşantılarında kaliteli ve sağlıklı bir hayat tarzı sağlayacak olan besinleri tercih etmeliyiz. Aslına bakarsanız, ne tüm dünyayı ne de insanların beslenme sistemlerini bir gecede değiştirmemiz mümkün değildir. Bu nedenle içinde bunduğumuz koşulları göz önünde bulundurarak, gereken değişikleri yavaş yavaş yaparak yaşamayı öğrenmeliyiz. Çocuklarımızdan arkadaşlarının seve seve yediği (sağlıksız) yiyeceklerin tümünden uzak durmalarını istememiz oldukça zordur çünkü çocuklar arkadaşları ne yapıyorsa onu yapmak isterler. Çocuklar arkadaşlarından farklı olmak istemezler. Yiyecek konusunda arkadaşlarından daha farklı alışkanlıklara sahip olan bir çocuk, “cüzamlı” muamelesi görür. Böyle bir şey, beş yaşındaki bir çocuğun bile moralini bozar ve özgüvenini alıp götürür. Çocuklarımızdan kendilerini dış dünyadan soyutlamalarını isteyemeyiz. Bu nedenle çocuklarımıza sağlıksız beslenen insanların yaşadığı bir dünyada sağlıklı beslenmeyi ve dolayısıyla sağlıklı yaşamayı öğretmemiz gerekmektedir. Çocuklarımıza hayatları boyunca çeşitli konularda denge kurabilmeyi de öğretmeliyiz -örneğin, çocuklarımıza iyiyle kötüyü, sağlıksızla sağlıklıyı kıyaslayarak, bunlar arasında bir denge kurmayı göstermemiz gerekmektedir. Beslenme, kurulacak bu türden bir denge için en ideal örnektir.
Ebeveynler olarak, çocuklarımızı iyi yöne sevk etmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Bu konuda işe öncelikle beslenme tarzından başlayabilir, çocuklarımızı beslenme konusunda en doğru yola sevk edebiliriz. Doğru yolu göstermek, çocuklarımıza her cuma akşamı vaaz vermek gibi bir şey değildir. Çocuklarımıza doğru yolu göstermek, bir süpermarkette gezerken hangi besin maddelerini neden tercih ettiğimizi, hangilerini neden tercih etmediğimizi anlatmakla başlar. Çocuklarımıza doğru yolu göstermek, hangi besinlerin hangi besinlerden daha sağlıklı olduğunu anlatmak demektir. Çocuklar kendilerine anlatılan şeyleri dikkatle dinler. Çocuklar ebeveynlerinden öğrendikleri bu gerçekleri arkadaşlarına da anlatarak hava atmayı sever. Bu nedenle çocuğunuzu sağlık konusunda bilgiyle donatmaya çalışın.
Yapmamız gereken bir başka şey de çocuklarımıza besin sevgisi aşılamaktır. Çocuklarımızı mümkün olduğunca çok farklı çeşitte besin maddesi ile tanıştırmamız oldukça önemlidir. Çocuklarımızın birbirinden farklı yiyecekleri sevmesini sağlamak için değişik tatlarda, değişik pişirme tarzlarında, değişik malzemelerle ve değişik tariflerle yapılmış yiyecekler hazırlamamız gerekir. Çocuklarımıza sürekli tavuklu hamburger, patates cipsi, patates kızartması, pizza ve konserve makarna yedirirsek, bu besinlere alışırlar. Çocuklarımız bir gecede “gurme” (güzel yiyecek ve içecekten anlayan kişi) haline gelemez. Lezzetten anlamak için uzun bir zaman sağlıklı beslenmek gerekir; sağlıklı yiyecekten anlamak da zaman ve emek gerektirir.Sağlıklı beslenmek çocukların sevdiği yiyeceklerin hepsinden uzak durmak anlamına gelmez. Sağlıklı besinler hazırlamak, kendi ekmeğimizi pişirmek ya da her akşam mercimek çorbası içmek anlamına da gelmez. Sağlıklı beslenmek etrafımızda yenilip içilen, “sözde popüler gıdaları” (pizza, cips, vb.) göz ardı etmek de değildir. Sağlıklı beslenmek, beslenme tarzımızı bir dengeye oturtmak anlamına gelir ki bu tüm ailemiz için oldukça önemlidir.