tedavisi, belirtileri, Hakkında Bilgi, Nedir

Rehabilitasyon

Böbrek Nakli Sonrası Rehabilitasyon:

Bazı hastalarda hiç ortaya çıkmayan, bazılarında da fazla sorun yaratmayan bütün bu komplikasyonlara değindikten sonra böbrek nakli yapılmış hastayı “ta­nımak”, onun toplumsal yaşam ve be­densel etkinlik olanaklarını ncelemek gerekir. Her şeyden öce hastaları çok büyük çoğunluğunda tam bir rehabili­tasyon sağlandığı belirtilmelidir. Hatta hasta diyalizden kurtulmuş olmanın verdiği rahatlıkla çoğu zaman gücünü aşan şeyleri yapmaya  çalışır. Ameliyat­tan sonraki ilk haftalarda, özellikle tan­siyonu henüz tam kontrol altına alına­mamış hastaların  fazla ağır olmayan be­densel etkinlikte bulunmaları  uygun­dur. Bu ilk dönemde hastanın doku red­di tehlikesini bir takıntı haline getirme­sini engellemek için hem zihinsel, hem de bedensel etkinliklere  özendirilmesi gerekir. Masa başında çalışan hastalar genellikle bir ay sonra yarım gün çalış­mak üzere işlerine dönebilirler ve ikinci ayın sonunda tamgün çalışmaya geçebi­lirler. Hastanın işine dönmeye özendi­rilmesi gerekir. Çünkü çalışmaya başla­yan hasta hem hastalığının getirdiği so­runlardan zihinsel olarak uzaklaşacak, hem de ailesine ve çevresine yararlı ol­duğunu, sakat biri olmadığını kanıtlama olanağına kavuşacaktır.

Bu dönemi izleyen aylarda bedensel etkinliğini yavaş yavaş artıran hasta te­nis, kayak ve dağcılık gibi sporlara da başlayabilir. Okula giden çocukların da beden eğitimi derslerine katılmaları ye­rinde olur. Ama nakledilmiş böbreğin yırtılmasını önlemek için karında ani bir gerilmeye yol açan ya da yüzükoyun yatılarak yapılan jimnastik hareketlerin­den kaçınmak gerekir. Her ne amaçla olursa olsun, güreş ve boks gibi sporlar kesinlikle yapılmamalıdır. Karın bölge­sinin herhangi bir darbe ya da zorlan­mayla , karşılaşması durumunda hasta yatırılmalı ve böbrekte yırtık ya da böb­rek çevresinde kanama olup olmadığı ultrasonografiyle araştırılmalıdır.

Böbrek naklinden sonra çocukların ve özellikle diyaliz tedavisine 15 yaşın­dan önce başlanan hastaların belirgin biçimde boyu uzar. Ameliyat;  çocuk 7-8 yaşından küçük ya da kemik yaşı 6-7 yaşm altındayken uygulanmışsa büyü­me daha da çarpıcıdır. Doku reddi ya da başka bir nedenle yüksek dozda steroit tedavisine başlanması ve ergenlik ça­ğında kıkırdak epifizlerinin erkenden kapanması büyümeyi olumsuz yönde etkileyebilir. Büyüme hızını değerlendi­rirken kuşkusuz kalıtsal ve çevresel et­kenler de dikkate alınmalı, ayrıca nakil yapıldığında hastanın boyunun yaşına ve cinsiyetine göre normal olup olmadı­ğına bakılmalıdır.

Diyaliz döneminde genellikle gerile­yen ve hatta bütünüyle yok olan cinsel işlevler nakilden sonra çoğu hastada normale döner. Kadınlarda yumurtlama ve âdet çevriminin yeniden düzenli hale gelmesiyle gebe kalma olasılığı ortaya çıkar. Dolayısıyla cinsel olgunluk ça­ğındaki hastaların gebeliği önleyici yöntemlere başvurmaları gerekebilir. Ama östrojen ve progesteron içeren do­ğum kontrol hapları yüksek tansiyona, şişmanlığa ve pıhtılaşma bozuklukları­na yol açabileceğinden Kullanılmaları sakıncalıdır. Bu hastaların spiral gibi bir başka doğum kontrol yöntemi uygu­lamaları ve olası bir kanserin erken sap­tanmasını sağlamak için düzenli aralık­larla (en az yılda bir) Pap-smear testi yaptırmaları gerekir.

Nakledilmiş böbrekle yaşayan ka­dınlarda gebelik artık eskisi kadar ender rastlanan bir durum değildir.
Böbrek nakli sonrasında gebeliğin hem anne, hem de bebek için tehlikesi yüksektir. Bu nedenle çocuk doğurmak isteyen hastanın ameliyattan sonra en az iki yıl gebe kalmaması gerekir. Uy­gun bir süre bekledikten sonra da böb­rek işlevlerinin yeterli ve tansiyonunun normal ya da en azından kontrol altına alınmış olduğuna dikkat edilmelidir. Böbrek yetmezliği ve/ya da yüksek tan­siyon şiddetli değilse, hasta gebelik sü­recini tamamlayabilir. Ama hem gebe­lik döneminde, hem de doğum sonra­sında durumunun kötüleşebileceği unu­tulmamalıdır. Bununla birlikte böbrek nakli yapılmış hastaların kullandığı ilaçların dölütte oluşum bozukluğu teh­likesini artırmadığı sanılmaktadır.

Doğumdan hemen sonra yenidoğanda hafif kromozom bozuklukları görü­lür. Bunlar doğumu izleyen birkaç hafta içinde kendiliğinden ve tümüyle düze­lir. Böbrek nakli yapılmış erkekler de hem psikolojik nedenlere, hem de hormonal işlevlerin iyileşmesine bağlı ola­rak normal cinsel istek ve güce kavuşa­bilir ve doğacak bebek açısından hiçbir tehlike yaratmadan baba olabilirler. Er­keklerde özellkle bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçların etkisiyle ortaya çı­kan Peyronie hastalığı cinsel iktidarsız­lığa neden olur. Hastaların yaklaşık yüzde Tinde ortaya çıkan bu hastalıkta peniste gözenekli cisim çevresinde yo­ğun lifsi doku oluşumu organda biçim bozukluğuna yol açar.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Güncel Konular